4 Nisan 2014

Yüksek Alemler - Gümüş Alayı

Yüksek Alemler-Gümüş Alayı
Gümüş Alay’nın Boyutlar konusunda kendine göre bir anlayışı var.  Benim 15 Boyut olarak bildiğim Evreni 6 Boyut olarak tanımlamakta. Ancak konuşmalarının birinde, bu Evrande 12 Boyut var dedi, ve gerçekliklerin ise sonsuz olduğunu ekledi. Daha önceki yazılarımda  bahsedilen alternetif gerçekleri hatırlarsak, sadece 3B’de kaç tane alternative gerçeklik var sorusuna vereceğimiz cevap,  sonsuz olur. Boyutların kaç tane olduğuna dair bir birlik ve beraberliğe raslamadım. Tanımlamaları herkes kendine göre yapmakta, Tanaath’ın aşağıda söylediği gibi, ne deneyimlediğinizi ancak siz bilebilirsiniz, bunu veya şunu deneyimliyorsanız deneyiminiz sizin için, başkasının deneyimine bağlı olmaksızın sizin gerçeğinizdir.
6, 12 veya 15 in benim için şu anda pek büyük bir önemi yok. Verilen bilgilere yoğunlaşıp kısıtlı bilincimizi yüksetmeye çalışmalı.   
Gümüş Alayı olarak, bizim yüksek yaşam anlayışımız
Şu anda bu yazıyı okuyan çoğunuz ‘Astral düzey’in ne olduğunu bilmektesiniz. Belkide diğer yüksek bilinç düzeylerini de bilmektesiniz. Yazılan, açıklanmaya çalışılan bilinç düzeyleri belkide sizin algılayıp yaşadıklarınızın bire bir karşılığı olmayabilir. Çok farklı bilinç düzeyleri mevcut, aynı zamanda bu düzeyleri olduğundan farklı olarak deneyimlemek de mümkün. Konu deneyime geldiğinde, kimsenin deneyiminizin yanlış olduğunu, hayır bu deneyim düzeyinde bunu veya şunu deneyimleyemezsiniz diyebilme yetkisi yoktur. Kendinize güvenin, çünkü neyi deneyimlediğinizi ancak siz en doğru olarak bilmektesiniz. Siz gerçeksiniz!
Gümüş Alayı’nda görev yapan bizler yüksek bilinç düzeylerinin her birini, sadece tek bir bilinç düzeyi olarak değilde kat kat oluşmuş bilinç düzeyleri olarak deneyimlemekteyiz. Aşağıda bizlerin bilinç katlarını nasıl deneyimlediklerimizden bahsedeceğim. Bu oldukça önemli, yüksek bilinç düzeylerinden bahsederken tam olarak nereden bahsettiğimizin bilinmesi gerekir. Eğer bizi 3B’nin dışında, bu alanlarda arıyorsanız, tam olarak nerede olduğumuzun bilinmesi halinde bizi bulmanız çok daha kolay olacaktır.
1. Kat – Ethereal (Semavi) Düzey.
Fiziksel Dünyaya en yakın olan kattır. Esas yapısı sıvıdır, fiziksel dünyanın Gölge – Kopyasıdır. İçine girdiğinizde, her şeyi fiziksel Dünyada olduğuna yakın algılarsınız. Farklı olansa, hernedense olanların şeffaf ve hayali olarak algılanmasıdır. Uzun süre var olmayan nesneler veya o anda dikkatimizi verdiğimiz, yaşadığımız olayda fazla önem arz etmeyen cisimler parıldama gibi görünüp kaybolurlar.  Örneğin yerlerini sık değiştirdiğimiz küçük eşyalar görünüp kaybolurlar, mobilyaların yerleri kendiliğinden değişir, yeni yapılan binalar eski yerleri ile yeni yerleri arasında gidip gelirler. Hayaletler de bu Astral katta yapılanmışlardır. Genellikle hayaletler duygu veya düşünce olduklarından, gerçek bilinçli varlıklar değildirler. Bu katın altında da katlar vardır ama, bilinçli varlıkların aşağıdaki katlara girmeleri zordur, bundan dolayıdır ki bu kata ilk kat denir. ‘Uzaktan görme’ adı verilen teknik, 1. kat olan ethereal bilinç düzeyini kullanır.  
2. Kat – Rüya Diyarları.
Rüya Diyarları, herhangi bir toprak parçası olmaktan ziyade bizim taktığımız bir isimdir. Rüya diyarları uyurken bizlerin ziyaret adip rüya gördüğümüz yerlerdir. Buralarda herşey sıvıya benzer halde ve uysaldır. Herşey bir durumdan ötekine beklenmedik bir anda, rasgele değişmektedir. Rüya Diyarlar’ında bazı istisnalar vardır.  Tekrarlanan veya paylaşılan rüyaları  görenler, Rüya diyarlarında olan bazı şeylerin ısrarla tekrarlanıp devam ettiğini söylerler. Genelde bu bilinç seviyesi (veya gerçekliği) insanlar için oldukça güvenlidir, bu alanda deneyimlenen bir yaralanmada, kendi ruhumuza yaralandığını inandırmadığımız sürece büyük bir kısmımız pek zarar görmez. (Bir başka konuşmasında, rüya diyarında içinde bulunduğunuz tehlikeli durumun, rüyadan uyanılarak bertaraf edilebileceğinden söz etti. Verilen öğütün ne kadar doğru olduğunu, kişisel deneyimlerimden dolayı bilmekteyim) 

3. Kat – Astral Kat
Birçoğumuz Astral düzeyi düşündüğümüzde bu kat’ı kastederiz. Rüya diyarlarına çok benzer, bu kat sonsuza kadar uzanan uysal bir kat’tır, herhangi fiziksel gerçeklikle hiç bir ilgisi olmayan varlıklara bu katta raslamaya başlarsınız.  Rüya diyarlarında olduğu gibi Astral kat’ta da cisimler gelir giderler, cisimlerin devamlı kalması için mutlaka cismin olduğu yerde bir enerji muhafaza etmek gerekir, aksi halde cisim yok olur. Gümüş Alayı bu kat’ta herzaman bir karakol bulundurur. Düşünce formunda oluşan bu  Astral karakolun herzaman biraz asker bulundurularak devamı sağlanıp korunur.   
Rüya diyarlarının aksine bu kat kendilerini nasıl koruyacaklarını öğrenmeyenler için tehlikeli olabilir. Astral kat var oldukça kapıları, zaman harcayıp bu kat’a nasıl gireceğini öğrenen insanlara açıktır.
Astral ile yukarı katlar arısındaki bariyer
Sözü geçen bariyer 3. Kat ile daha yüksek katlar arasındadır. Tam olarak kimin yarattığı bilinmemekle birlikte, tecrübemize dayanak söylersek, herkezin geçebileceği bir bariyer de değildir. Niye herkezin geçemediğini veya kimin geçip kimin geçemiyeceğini söyleyebilecek durumda da değiliz. Bazılarımızın teorisine göre burası 3B’nin sona erdiği 4B’nin başladığı yer olduğu için geçilmesi zor. 
4. den 6. Katlara – Patikalar ve ‘Can’lar Alemi
Yukarıda bahsedilen bariyerin ötesinde Patikalara (Yollara) ve Alemlere (Dünyalara – gerçekliklere) girmeye başlarsınız. Patikalar veya Yollar Alemler arasında bulunur. Alemler ise zamana dayalı olmayarak var olan farklı ‘alanlar’ dır. Belli ölçüde ustalık kazanmış kişiler ‘Patikalar’ ve ‘Alemler’ üzerinde etkili olabilirler.  Herhangi bir değişim enerji kullanımını gerektirdiğinden, etkili olabilme enrjiyi kullanıp kullanmama isteğine bağlıdır. Yaratmak – Astral kat’ın temeli olan, burada da olasıdır. Ancak kişisel enerji harcaması açısından baktığımızda daha masraflıdır.
Bariyerin ötesine geçince, ‘Patikalar’da ve ‘Alemler’de olan bütün gerçeklerin fiziksellikle hiç bir ilintilisi olmadığını öğrenmeye başlıyorsunuz. Her çeşit türler ve ırklar burada var olmaktalar, bunlara birçok Dünya insanının mitolojik ve uydurma olarak niteliyecekleri de dahil. Alemler sonsuzdur ve bilincin kendini ifade etmesinin çok çeşitli yolları vardır. Bütün var olanlar bilincin ilk kıvılcımından bu yana var olmaktalar.
Bazı Dünya insanları da bu gerçekliklerde, bariyerin ötesine geçip, Patikalara ve Alemlere girebilmekteler. Bazıları ise 3. Kat’tan (Astral) alınarak Alemlere (ve ötesine bile) götürülebilir. Hatta bazı Dünya insanları sözü geçen Alemlerde yaşayan varlıkların enkarnesidir.
Gümüş Alayı’nın buralarda kendi Alemi vardır. Burasını bizler ‘Evimiz’ olarak nitelendiririz. Bu Alemi kendi amaçlarımız doğrultusunda düzenledik, geniş kışlalar, eğlence alanları, eğitim sahaları inşa ettik. 
Bunların ötesinde – Dış Alemler.
‘Bununda ötesinde ne olabilir’sorusunu sorabildiğimiz kadar Alem vardır, yani sonsuzdur. Başkalarının ne isim verdiğini bilmem ama, Gümüş Alay’ında olan bizler bu alanlara ‘Dış Alemler’ demekteyiz. Bu alanlar bizim Evrenin bitip diğer Evrenin hayel meyal göründüğü sınırdan öte olan alanlardır.  Eğer bu sınırdan öteye bir adım atmamız halinde, uydurma olarak niteleyebileceğiniz bir Evrene veya anladığınız ve beklediğiniz düzende çalışmayan, tamamen yabancı olan başka Evrene düşebilirsiniz.
Dış Alemlere gitmek çok kolay değildir, eğer oralardan gelmiyor veya orada yaşayan biri tarafından getirilmiyor iseniz. Gümüş Alayı  Dış Alemlerde varlık göstermez, ancak zaman zaman yetenekli casus veya keşif kolu gönderir.   

Tanaath adlı bayandan çeviri.
Çeviren; Naci Gülşan

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder