24 Ağustos 2019

YÜKSEK BENLİK ve ALT BENLİK


YÜKSEK BENLİK ve ALT BENLİK


"Yüksek benlik, insan rolünü oynayan  Can'ın ruh elbisesi içindeki hali, Tanrı formunda yaratıldı". Bizim Tanrı-Benliği'mizdir. Bu, içindeki Tanrı'dır. Yüksek Benlik, her birimizin içinde yaşayan Ruh'tur. "Bu bizim Işığımız". Yüksek Benlik sonsuzdur ve Asla Ölmez. Yüksek benliğimiz, Kaynak / Tanrı ile bağlantımızdır.

Yüksek Benlik bilgisiyle, ayrılık olmaz. Yüksek Benlik HER şeyle bağlantılıdır. Yüksek Benlikliğin rehberliğindeyken, aslında “BENLİKSİZ” olduğumuzu fark ediyoruz. Çünkü her şey birbirine bağlı.
HER ŞEY, siz de dahil olmak üzere, TANRI'dır! “Hiçbir insan kendi başına var olamaz; Çünkü her canlı, diğer canlılara kordonlarla bağlanır. Kutsallık kalpteki saflıktır; karşılıksız sevgi. Kendine yapılmasını istemediğini başkalarına yapmama”.

"Alt Benlik, bedensel benlik, arzuların bedeni, daha yüksek benliğin bir yansımasıdır, ölmez. Yüksek Benlik ebedidir ve sonsuza dek yaşar. Bu tarafımız, bizim Işık'ımızdır ve bu Işık ruhsal büyümemizle beslenir. "Alt Benlik, bulanık bedensel isteklerin bozduğu cisimlenmedir. Alt benlik bir yanılsamadır ve geçip gidecektir; Yüksek Benlik insandaki Tanrı'dır ve geçici değildir.

"Alt Benlik bizim cehaletimizdir ya da egomuz, bizler bu fiziksel bedeniz. Alt Benlik veya EGO benliği yanılsamadır ve ölecektir(beden). Kendimizi yanılsamalarla kör ettiğimiz zaman, Yüksek Benliğimizi göremeyiz veya duyamayız. Bizim Yüksek Benliğimiz içimizdeki Tanrı'dır. "Alt-Benlik veya ego bir yalan ve gerçeğin zıttıdır. Gerçek, bu fiziksel formdan ziyade, doğruluk ve Işıktan yapıldığınızdır.

The Aquarian Gospel Of Jesus The Christ 

kitabından alınmıştır

Ç: N. Gülşan



23 Ağustos 2019

KONTROLÖR VEYA REPTERRAN’LAR


KONTROLÖR VEYA REPTERRAN’LAR




Dünyadaki insanlar, özellikle Gri’lerle ilgili olmak üzere gerçek ET temasıyla bağlantılı olarak, Kontrolörler veya Repterran’lar (Dünya düzlemi Reptoidleri -Uzaylılar Dünya’lılara, Terrestial/Terrestian derler, Dünya’lılar da onlara Extraterrestial’lar – Dünya dışı der-Naci) olarak adlandırdığım bir grup tarafından yapılan büyük bir Yanlış bilgilendirme ve korku kampanyasına maruz kalıyorlar. Repterran’lar ayrıca Elitler veya Illuminati olarak da bilinirler. Bunlar, genetik ve enerjisel olarak Dünyadaki insan yaşamı dahil, yaşamın tohumlanmasından ve geliştirilmesinden sorumlu olan gezegen dışı asistan yaratıcısı ırklarından biri olan Draconian'larla bağlantılıdırlar. Bu yardımcı yaratıcılar, birçok yüksek boyutlu evrensel seviyeden gelen gezegen dışı kültürlerdir.

Binlerce yıl önce bu grupta büyük bir anlaşmazlık yaşandı, bu da Draconian'ların ve çocuklarının gezegeni ele geçirip fiziksel formlarda burada hapsolmalarıyla sonuçlandı. Titreşim frekansları, güç ve teknolojinin yanlış kullanılmasıyla bir daha yükseltip fiziksel formdan kurtulamayacakları kadar düştü. Bu, sürekli olarak Dünya düzlemine geri çekilmelerine, evrimsel süreclerini tamamlayamayarak, tekrar tekrar kaba fizikselliğe reenkarne olmalarına neden oldu. İleriye gidemezlerdi çünkü tamamen fiziksel arzulara, güçlere, başkalarını kontrol etmeye ve ruhsal gelişim ve mükemmelliğin aksine fiziksel insan formunun mükemmelliğine kanıp burada takılıp kalmışlardır. Başkalarının da daha yüksek düzeylere evrimleşmelerini istemediler, böylelikle insanlığın geri kalanını ruhsal olarak kıskaca alıp kontrol altında tutabildiler, bunun için de ellerinden gelen her şeyi yaptılar.

Etkileri, öyle yada böyle etkileri olan astral düzleme kadar uzanır. Astral düzlem, aslında yaşamlar arasındaki fiziksel formların dışındayken, Dünya insan bilinci için bir “tutma alanı” olarak yaratılmış fiziksel olmayan boyutsal frekansların bandıdır. Tamamen insanlığın Kolektif Bilincinden oluşur,  yanı sıra, Dünya üzerindeki tüm inanç sistemleri, batıl inançlar ve zihin setleri aracılığıyla yaratılan sayısız “düşünce formu” ile birlikte hem olumlu hem de olumsuz olarak oluşturulmuştur. Binlerce yıl boyunca Kontrolörler tarafından Dünya insan zihinlerini yanlış bilgilerle zorla besleme nedeniyle oldukça karmakarışıktır.

Repterran'lar Kontrolör olarak kendilerini Dünya ve Dünya insanlığının “sahipleri” olarak görüyorlar ve burada insan bilincini gizli manipülasyon yoluyla kontrolü sürdürüyorlar. Kuantum fiziğinin kanıtladığı gibi, insanlar bilinçleri ve düşünce tarzları ile kendi gerçekliklerini yaratırlar ve Kontrolörler de bunun farkındadır. İnsanlığın Kolektif Bilincini kontrol ederek, gezegenin kontrolünü elinde tuttuklarını biliyorlar.

Aslen Draconian'lardan gelen ve aynı zamanda Denetleyici grubunun bir parçası olan Anunnaki olarak bilinen sürüngen / insan hibrit grubu, Sümer, Babil ve gezegenin o bölgesindeki diğer kültürlerin kurucularıydı. Bu kültürlerin fikirlerinin çoğu Atlantis'ten miras kaldı. Çok ataerkillerdi ve korku odaklı inanç sistemlerine yöneldiler. Durumu düzeltmek için, Dünya'ya enkarne olmak isteyen daha yüksek boyutlu Varlıkların birkaç girişimi oldu, ancak bu girişimlerin hepsi Denetleyici makamlar tarafından ölümle sonuçlandırıldı. İmparator Konstantin ve Justinian tarafından İsa'nın ölümünden yaklaşık 300 yıl sonra büyük bir Denetleyici yanlış bilgilendirme kampanyası başlatıldı ve yüzlerce yıl sonra geleneksel din, insanların bilinçlerini cehennem ateşi korkusu ile kontrol etmeyi başardı ve ataerkil lanet bir "Tanrı" inancı oluştu.

Bu, insanların geleneksel dini ciddi biçimde sorgulamaya başladığı 1960'lara kadar devam etti. Kontrolörler bu alanda itibar kaybediyorlardı, bu nedenle yasadışı uyuşturucu kültürünün teşvikiyle bir başka bilinç manipülasyonu ortaya koydular, bu gün dahi büyük bir sorun olmaya devam ediyor. 1970'lerde Yeni Çağ inanç sistemi, geleneksel dinin yerine geçti ve bir şekilde, insanlar, çeşitli Uzay Kardeşliği ve Yükseliş Ustaları kültleri ile manipüle edildi ve “kanalize” bilgilerle kontrol altına alındı.


Genellikle bu tür bilgiler “güzel, sarışın, mavi gözlü mükemmel görünümlü Varlıkları” içerir, daha ziyade Kontrolörlerin de ilham verdiği ve ilham aldığı Nazi “Aryan İdealini” hatırlatır. Tüm kanal mesajların böyle olumsuz bir kaynaktan geldiğini söylemiyorum, ne yazık ki kesinlikle bazıları öyle. Bu sahte mesajlar, bilgiyi daha yüksek Varlıklardan, ruh rehberlerinden, meleklerden vb. geldiğini algılayan psişiklerin bilinçlerine telepatik uzaktan yerleştirilir.

Verdikleri mesajlar, asla gerçekleşmeyen dünya sonu senaryoları ile doluydu. 1998'den 2000 yılına kadar, 3. Dünya Savaşı'nın çıkacağı öngörüldü, korku ve yutturmaca ile ortaya çıkan bilgisayarların 1999 dan sonra tarihi 2 rakam olarak hesaplayacağı öngörüsünün asla yaşanmadığını hatırlayın. En son örnek, 21 Aralık 2012'deki bazı “seçkin” grupların "yükseleceğine" dair verilen söz. Bu türden diğer mesajlar ise, Gezegen Nibiru’nun sözde geri dönüşü ve Galaktik Federasyon veya herhangi bir yerdeki Yüksek Konsey tarafından yıldız gemilerinin toplu olarak görünmesi veya inmesidir. Herkes heyecanlanır, ardından hayal kırıklığı, güçsüzlük ve hiçbir şey olmadığında alay etme gelir, bu her zaman böyledir. Ben de bu tahminlerin neredeyse her zaman birkaç olası tarih vererek "kaçış yolu" olduğunu fark ettim.

Başka bir yanlış bilgilendirme, Dünya negatif uzaylılar tarafından saldırıya uğrayacak ve istila edilecek. Bu, sözde Cumhurbaşkanı Eisenhower'a "İskandinav tipi" bir ET grubu tarafından verildiği söylenen bir uyarıydı. İnsanların kavramadığı şey, bu grubun Nazi Rejimi'nin arkasındaki gerçek güç olduğudur ve Kontrolör grubunun bir parçasıdır. Gelişmiş teknolojilere sahipler, bu durum düşen gerçek ET gemilerinden çalınan daha ileri teknolojilerle daha da geliştirilmiştir. Şüphelenmeyen psişik yeteneklerin bilinçlerine sızmak için uzaktan telepatik bilinç kontrolünü kullanıyorlar; daha sonra,  Kontrolörler, zekice, aldatıcı korku yaymaktan başka bir şey olmayan bu tür olumsuz öngörülerde ve uyarılarda bulunuyorlar.

Dünyadaki tüm otorite kademelerine sızmışlardı, görünüşleri tamamen insan olduğundan bunu rahatlıkla yapabiliyorlardı - onlar Dünya insanı, ama modern insandan çok daha yaşlı bir ırk. Gezegende yeraltı üsleri var ve Hitler’in İç Dünya’ya bir giriş bulma saplantısının ve bu “mükemmel süper ırkı” Aryan İdeal’ini üretme fikrinin ardında yatan şeydi. Bu Kontrolör / Elitler / İlluminati'nin çok rahatça kontrolünde olduğu 4. Dünya yeryüzü, 5. Dünya bilincine geçtikçe sona erecek. Umutsuzca bunun olmasını engellemeye çalışıyorlar, çünkü geçiş olduğunda kitlelerin kontrolünü ve manipülasyonunu kaybedecekler.  Daha çok Dünya dışı Varlıkların Dünya işlerine karışmaları ve özellikle de 2. Dünya Savaşı'nın sonundan bu yana Dünyayı özgürleştirmek için, geri dönmeye başlayan Boyutlar arası Varlıkların müdahaleleri, yanlış bilgi ve korku yaymalarının asıl sebebidir. Bu, gerçek ET'lerle ve özellikle Gri'lerle temasın niye olduğunun açıklamasıdır.

Judy Carroll
Ç; Naci Gülşan

21 Ağustos 2019

GRİ’LER HAKKINDA BİLMEK İSTEDİĞİNİZ AMA SORMAYA KORKTUĞUNUZ HER ŞEY


GRİ’LER HAKKINDA BİLMEK İSTEDİĞİNİZ AMA SORMAYA KORKTUĞUNUZ HER ŞEY




Griler şeytan değil. Evrenin başka bir yerinde gelişen başka bir insan kültürüdür.
Onlar sadece, memelilerin primat stoklarına dahil değiller.

Gri’ler ve Efsaneler

Benim adım Judy Carrol. 1952'de, Dünya üzerinde iki gezegen kültürü - Dünya İnsanları ve Zeta Gri’leri arasında bir büyükelçi olarak hizmet etmek için evrensel  “kurtarma birliklerinin” bir parçası olarak enkarne oldum. Hem insan kültürlerinde çalışmamı hem de iletişim yoluyla daha derin bir anlayışa yardımcı olmamı sağlayan “harmanlanmış bir ruh” bilinciyle çalışıyorum.
Gri’lerle ilgili ortaya konan çok sayıda olumsuz bilginin ve bazı insanların onlarla ilgili olarak hoş olmayan deneyimler yaşadıklarının farkındayım. Konu ile ilgili İki farklı grubun olması konuyu aydınlatma gereğini doğuruyor. Söz konusu olan grubun biri, gezegen dışından oldukça gelişmiş böcek insanlar, diğeri de burada ve Ay'da yaşayan klonlanmış reptoid melezleridir. Aralarında görünüş olarak benzerlikler var ve bu kargaşaya neden olmak amacıyla bilinçli yapılmıştır.
Yazarın kitaplarında, Sanni Ceto, uzun zaman önce Zeta'ların bir ırkının da katıldığı gezegenler arası savaşlardan, Sürüngenler ve Reptoid / Pleiadian melezleri olan “Sarışın” müttefikleri tarafından saldırıya uğrayan Zeta Reticulan gezegenlerinden söz ediyor. Gezegenin sakinleri kaçırılarak onları kontrol etmek ve köle olarak kullanmak için implantlarla donatan reptoid’lerle melezlemeye zorlandı. Dünyada da Reptoid’leri ve Karınca İnsanları içeren benzer bir olay yaşandı.
Karınca halkı milyarlarca yıl önce dünyadaydı. Cro-Magnons ve Neandertal’lerin günümüz insanlarının uzak ataları olduğu gibi, aynı zamanda Dünya dışı Gri’lerin çok uzak akrabalarıdır da. Karıncalardan evrimleşerek kovan bilinci olarak hareket etmişlerdi ve ilk insansı türler olarak, bugünkü Dünya insanlarının çoğunda olduğu gibi oldukça kutuplaşmış bir bakış açısıyla savaşlar yapmışlardır. Günümüz insanlarında olduğu gibi, bazıları diğerlerinden daha fazla gelişti. Repterranslar (İnsan vücudunda olan Dünya Reptoid’leri, başka değişle İllumunati) o zaman da şu anda olduğu gibi “Kontrol edenler” olarak Dünya'da mevcuttu, yani o zaman bile Dünya bir savaş bölgesiydi.
Karınca Halkının bir kısmı, Repterran'lar tarafından ele geçirildiğinde bir ayrılık oluştu. Yakalanan Zeta’lar gibi, reptoid’lerle melezleştirildi, implantlarla donatıldı, klonlandı ve köleleştirildi, orijinal Gri’lerde olduğu gibi gelişmeleri engellendi. Bütün bunlar "Kontrolörler" tarafından yapılıyordu. Bu klonlanmış böcek / reptoid melezleri, Steven Greer tarafından belirtilen PLF'lerdir (programlanmış Yaşam Formları).   Gri’lere biraz benzemektedirler ama Gri değildirler. Daha olumlu Karınca Halkı, hala Ay'da varlığını sürdürüyor. Daha evrimleşmiş gezegen dışı Griler ve diğer Dünya dışı Varlıklar, ruhsal olarak varlıklarını devam ettirmek isteyen Dünya insanlarının yanı sıra, onların da Dünya'da evrimleşmelerine yardım etmeye çalışıyorlar, dolayısıyla DNA çalışması her iki ırka da yapılıyor.
Gezegen Dışı Griler, 2. Dünya Savaşı'nı bitiren bombaların patlamasından sonra Dünya'ya dönmeye başladı. Karınca halkının bir kısmı Ay’a yerleştikçe Ay'ı bir üs olarak kullandılar. Bazı karınca insanlar Dünya'ya düşen Dünya dışı gemilerde de bulunmaktaydı. Buraya gelen gezegen dışı insansı Varlıklar, Dünya'da yaşayan İnsanlar gibi, Dünya gezegenin Karınca Halkı olarak, dünya'yı yıkıma götürecek olan nükleer enerjinin geliştirilmeye başlamasından derinden endişe duyuyorlardı. Düşen gemiler nükleer enerjiyi kullanmıyordu. Gezegen dışı teknoloji anlayışına yaklaşmak bile yıllarca süren yoğun bir öğrenmeyi ve mühendisliği gerektiriyordu ve bu, bilinç teknoloji söz konusu olduğunda bu tür teknoloji hala tam olarak anlaşılmadı. Nazilerin yaptığı “çan” bile bu teknolojinin kaba bir kopyasıydı.

İnanılmaması Gereken, Gri’lerle İlgili Bazı Genel Efsaneler

EFSANE# 1 - GRİ'LER VE DİĞER DÜNYA DIŞI VARLIKLAR, İNSANLARI “KAÇIRARAK” YOĞUN PROSEDÜRLER UYGULAYIP İNSANLARIN BİLİNÇLERİNİ DEĞİŞTİRMEK İÇİN BURAYA GELİYORLAR

Cevap - Müdahale ve istila binlerce yıl önce, Dünya insanı DNA'sının evrimi insanlığı köleleştirmek için engellendi. Bu zihinsel köleleştirme yıllardır devam ediyor, bugün de devam etmekte. Buraya Gri’ler de dahil olmak üzere  gelen ET'ler, bu bilinç kontrolünden kurtulabilmelerini sağlamak için insanı  UYANdırmaya çalışıyorlar, durumun gerçeğine uyandırmaya yardım eden bir “kurtarma birimi” görevini üstleniyorlar.
Artık Dünya İnsanlarının, insan DNA'sının onarımını ve geliştirilmesini sağlayacak daha geniş bilinç farkındalığına geçme zamanı. İnsanlık krallığındaki evrim bir bilinç / ruh sürecidir, bu nedenle bu düzeydeki ihtiyaca yardımcı olunmalı.
Ancak, evrensel yasalara uyulmalı, bu nedenle Dünya Dışı Varlıklarından istenmediği sürece Dünya Dışı Varlıkları doğrudan müdahale edemez. Sadece Dünya insanlarına kendilerine yardım etmeleri için destek olabilirler. İnsanların kendilerine yardım edebilmesi için gerekli “bilinçlendirmeyi” sağlayabilirler. İnsanların yapması gereken işi üstlenemezler. Ve bu ruhsal çalışma, korku yolu ile değil, düşünmeyi öğrenerek sevgi yolu ile olur. Tüm varlıklar, Tanrı'nın kendine özgü bir parçasıdır, bu nedenle her biri, uyanıp bu gücü fark edecek yetenektedir. Bu uyanış sürecine yardımcı olmak ET'lerin işidir.

EFSANE # 2 - TÜM ET'LER VE ÖZELLİKLE GRİ'LERİN ÇOĞU ŞEYTANDIR. İNCİL'DEKİ KEHANETLERİN ÖNGÖRDÜĞÜ GİBİ “KÂİNATIN SONU” OLDUĞU İÇİN BURADALAR.

Cevap - “KAİNATIN sonu” yorumlaması yanlıştır ve yazarın “Denetçiler” dediği Uzun zaman önce Dünya’nın Sürüngen bir grup tarafından "kaçırdığı” nda başlayan bir korku kampanyasının bir parçasıdır. (evet, Dünya Evrenin başka bir bölgesine kaçırılmış) Evet, “Armageddon tipi” (Dünya'yı yöneten şeytani güçler ile Tanrısal güçlerin savaşı) bir senaryo ortaya çıkıyor, fakat bu daha çok, gezegen bilincinin daha yüksek bir enerji frekansına kayması ile ilgili ve gezegendeki her insanın Sevgi ve Korku arasında yapması gereken seçim.
Gri'ler “ruhları denetleyen ve test edenlerdir” ve insanları Kontrolörlerin müdahalesi ve bilinç kontrolünden kurtarmak için korku bariyerinden / tıkanıklığından iterek geçirmeye çalışan “kurtarma birliği” olarak buradalar. Tabii ki Dünyada olmaları istenmemekte. Gri'lere karşı özellikle onlardan nefret etmelerine ve onlardan korkmalarına neden olan ve böylece Gri'lerin insanın evrimi üzerindeki etkilerini azaltacak, Kontrolörler tarafından büyük bir kasten yanlış haber verme ve korku kampanyası başlatılmıştır.
Gri'ler şeytan değildir. Onlar, sadece, Evrenin başka yerlerinde gelişen ve memeli primat stoklarından olmayan başka bir insan kültürüdür. Dünya insanının evrendeki en üst düzey insan yaşam formu olduğu inancı, bir zamanlar Kilise tarafından Dünya'nın Evrenin merkezi olduğu ve Güneşin Dünya etrafında döndüğü inancı kadar yanlıştır. Sadece bir kaç yüz yıl önce bu dogmatik inanca itiraz edenler, kafir olarak öldürülmüşlerdir.

EFSANE# 3: GRİ'LER, GİZLİ HİBRİT PROGRAMI PARÇASI OLARAK CESETLERDEN DNA ALMAKTADIR. MEZARLIKLARDA DNA ALIRKEN FOTOĞRAFLARI ÇEKİLMİŞTİR.

Cevap - Gri'ler, hem Zeta'lara hem de Dünya insanlarına fayda sağlamak için hibrit bir program yürütüyor. Buna her iki tarafta da ihtiyaç vardır ve evet, insan DNA'sı söz konusudur, ancak bu cesetlerden değil gemilere alınan insanlardan alınır. Binlerce yıl önce, Dünya insanının DNA'sına müdahale edilerek,  bu gezegendeki insanlığın evrimsel süreci değiştirildi. Griler ve diğer ET'ler şimdi hasarı onarmaya çalışıyorlar.
Kontrolörlerin Dünyadaki devam eden varlığı göz önüne alındığında, insanlığın nükleer savaş, çevrenin tahrip olması, hastalık, hava kirliliği vb. yoluyla kendisini yok etme ihtimali var. Bu nedenle Dünya insanın genetik materyali, gerektiğinde Dünya İnsan türünün başka bir yerde devam etmesi için alınmakta.
Griler, yüksek "Meleksel Varlık”ların giremeyeceği, enerji frekansının çok ağır olduğu durumlarda “ruh kurtarımı” yapar. Dünyadaki inanç sistemleri ve Kontrolör manipülasyonu yoluyla teşvik edilen korku nedeniyle, birçok insan ruhu ölümden sonra daha düşük frekanslarda sıkışıp kalıyor ve Gri'lerin yardımı ile onlar olması gerektiği yerlere götürülüyor.

EFSANE # 4 - GRI'LER HÜR İRADESİ OLMAYAN KOVAN BİLİNCİNE SAHİPTİRLER.  BUNU DÜNYA İNSANINA EMPOZE ETMEYİ PLANLIYORLAR.

Cevap - Griler “kovan bilinci”ne sahiptir, çünkü kovanda yaşayan Böcek türlerinden evrimleşmişlerdir, ancak Dünya insanlarının memeli primatlarından evrimleşmiş farklı bir tür olduğu gerçeğine saygı duymaktadırlar. Griler milyarlarca yıllık çok eski bir kültürdür ve geçmişin “özgür irade” evresini geçerek “Tanrı'nın iradesine” evrimleşmiştir. Evet, yaptıkları her şeyin herkesin iyiliği için yapıldığı bir tür kovan bilinci içinde yaşamlarını sürdürürler. Bireysellikle ilgili olmayan bir yaşam. Dünya'daki bazı insanlar, başkaları için hiçbir düşünce veya kaygı duymadan hareket etmeye meyillidirler. Ayrıca, Gri’ler oldukça telepatiktir ve herkes geniş, kristal berraklığında bir okyanus gibi olan Grup Bilincine uymaktadır, bu yüzden sahtekârlık ya da aldatma yoktur.

EFSANE # 5: GRİ'LER , DUYGULARI OLMAYAN ROBOTİKLERDİR.

Cevap – Gri’ler Dünya İnsanları gibi biyolojik Varlıklardır, fakat böceklerden evrimleştikleri için farklı görünüyorlar. Bazıları, bileşik göz yapısına ve çeşitli böcek türlerinin Kitin dış tabakasına sahiptir. Bu vücut tipi uzay yolculuğu için idealdir. Gri’ler insandır ve evrendeki tüm insanlar gibi, duygularını yaşayabilir ve deneyimleyebilirler. Bununla birlikte, aynı yüz kaslara sahip değiller, Dünyadaki insanlar gibi duygularını fiziksel olarak ifade edemezler. Bu, deneyimlemedikleri anlamına gelmez ve onlar da duygularını kendilerine göre ifade ederler. Ayrıca, Dünyadaki bazı çok gelişmiş ruhsal ustalar gibi, Gri’ler de bağımlı olmamayı başarabiliyorlar, yani Dünya insanlarının çoğunun aksine, duyguların kontrolü altında olmaktan ziyade, duygularını kontrol edebiliyorlar.

EFSANE # 6 - SADECE YERYÜZÜ İNSANLARI, TANRI'NIN GÖRÜNÜMÜNDE YARATILDI.

Cevap - Bu, Kontrolörler tarafından yanlış yorumlanmış ve çarpıtılmış temel evrensel bir gerçektir ve yanlış yorumlama, hala Dünya'nın Evrenin merkezi olduğuna inanmaya benzer. Tanrı fiziksel bir insan tipi değildir. Tanrı, tüm yaratıma nüfuz eden yüksek frekanslı bir Kaynak, Yaşam Gücü veya Yaratıcı Enerjidir, Evrendeki tüm insan kültürleri bu Kaynak Enerjiyi kabul eder. Bu anlayış ve onay Dünya Gezegenindeki insanlıkla sınırlı değildir.
İnsanın Tanrı’nın görüntüsünde yaratılmasının gerçek anlamı; insan seviyesindeki evrimde, hayvanın içgüdüsünün, bilinçli bir ölümsüzlük bilincine erişme yolunu açmış olmasıdır. Evrendeki tüm insan kültürleri bu farkındalığa sahiptir. Ayrıca, Tanrı Enerjisi gibi insanlık da ÇokBoyutlu'dur.
Modern Dünya insanlarına çok benzeyen bazı gezegen dışı Varlıkların, Dünya Gezegendeki insan türlerinin gelişiminde rol alması üzerine, Tanrı gibi görünmek için fiziksel olarak yaratılan hatalı insan kavramı ortaya çıktı. Yeryüzü İnsanının evrimsel sürecine yardımcı olmak için kendi genetik materyallerini kullandılar ve bu şekilde, yeni geliştirilen Dünya insan türleri kendilerine çok benziyor, adeta kendi görüntülerinde üretildi.

EFSANE # 7- UZUN BOYLU GRİ'LER REPTOİDTİR.

Cevap - Uzun boylu Gri'ler Reptoid değildirler, daha ziyade oldukça gelişmiş orijinal Gri'lerin saygın Büyükleridir. Bunlar böcek türüdürler, Ya Zeta Kebbans veya Mantid'tirler. Birçok insan gibi ben de, çocukluğumdan beri uzun süren Gri'lerle ilgili sürekli temas ve rehberlikte bulundum, bu temaslar tamamen sevgi dolu ve olumlu olmuştur. Edgar Mitchell ve Dünya Dışı Karşılaşmalar Araştırma Vakfı tarafından yapılan uzun ve çok kapsamlı araştırmalar, ET temasının büyük çoğunluğunun olumlu olduğuna dair doğru kanıtlar sağlamıştır.

EFSANE # 8 - SİYAH ELBİSELİ ADAMLAR İNSAN GÖRÜNÜMÜNE BÜRÜNMÜŞ UZUN BOYLU GRİ'LERDİR.

Cevap - Siyah Elbiseli Adamlar burada, Kontrolörler tarafından yaratılmış reptoid melezleridir. Kafa karışıklığına neden olsun diye yaratılmışlardır. Orijinal uzun boylu Gri'ler genellikle siyah kıyafetler içinde görülür. Bunun nedeni titreşim frekanslarının ışık dalgalarını yansıtamaz derece yüksek olmasıdır. Bu, ışık hızının ötesinde titreyen karanlık ve siyah maddeye benzer. Kendi ortamlarında, gemilerinde, uzun boylu Gri'ler beyaz uzun elbiseler giyerler.

Judy Carroll
Çeviri; Naci Gülşan

4 Ağustos 2019

Ruhsallık ve Din




Ruhsallık ve Din

Dini bir bakış açısının dışında ruhsal bir hayat yaşamak ne anlama geliyor? Birincil fark; ruhsallık, dinsel dogmaya veya aracı bir rahiplik, hocalık kurumuna veya herhangi bir aracıya bağlı olmayan bir bilinç halidir. Genç ve yeni yaratılan Dünya-insan türlerinin doğru yönde gelişmesine yardımcı olmak için açık ve kesin kılavuzluk sağlamak amacı ile Dünya Gezegenine din tanıtıldı, bu yüzden dinlerin belirli kuralları ve emirleri var. Bu kurallar kişisel disiplini öğretmek için tasarlanmıştır ve genellikle ruhsallıktan ziyade kültüreldir. Bu kurallar iyiydi ve hala pek çok Dünya insanı için geçerli. Ne yazık ki din, Repterran (Dünya Reptoidleri veya Elitler veya Ullimunati) Kontrolörleri tarafından binlerce yıl boyunca kötüye kullanıldı ve istismar edildi.

Bir din, dogmaya dayalı, ara bulucu rahiplik sistemi ve ritüelleri olan bir inanç sistemi olabilir. Ruhsallık daha kişisel bir bilinç halidir. İkisi birlikte de olabilir, ama bir arada olmaları gerekli değildir. Kişi ruhsal olmadan dindar olabileceği gibi dindar olmadan da ruhsal olabilir. Ayrıca, aynı zamanda hem dindar hem de ruhsal olabilir. Din, maalesef insanın evrim sürecine her zaman yardımcı olmuyor, fakat olabilir de. Bazı durumlarda ise ruhsallığı engelleyebilir de. Yine de, ruhsallık, insanın evrimi için daha doğru bir yoldur.

Bazı insanlar öyle olduklarını düşenseler de, ruhsallık psişiklik ya da gaipten haber alma ile ilgili değildir; duaları ezberden okumayla ya da robotik olarak yapılan ritüellerle ilgili değildir, ancak bazen bilinçli bir şekilde yapıldığında büyük bir ruhsallık deneyimi yaşanabilir. Ve ille de bir “şifacı” veya “kâhin” olmak veya astral seyahat yapabilmek (uyku durumunda her gece herkesin yapabileceği) gerekli değildir. Ruhsallık basitçe, koşulsuz sevgiyi uygulama kabiliyetinizle en iyisini yapmaya ve tüm dinlerin özünde bulunan, size yapılmasını istemediğinizi başkalarına da yapmama yatar. Ve bu, tüm Evren'de geçerlidir - sadece Dünya insanı için değildir. Ruhsallık, içindeki Tanrının Özü'nü kabul etmek ve bu nedenle kendinizi şereflendirmek, kendinize saygı göstermektir. Bu 'ben'i Tanrının özü olarak kabullenmek, şereflendirmek ve saygı duymakla ilgilidir.

Daha yüksek kültürler Tanrı'yı Kaynak veya Bir'lik olarak adlandırır ve bilinçli olarak bu Kaynak Enerjisine erişebilirler, bu nedenle inanca, “Tanrı” figürüne inanmaya ya da aracı kurumlara ihtiyaç göstermezler. Bu enerjinin kendi içlerinde olduğunu ve tam bir bilinçli  farkındalıkla kullanabileceklerini açıkça anlarlar.

Üçüncü-Boyut algı sınırları içinde sıkışıp kalmış birçok Dünyalı'nın aksine, gezegen dışı insanların çoğu, yaratılıştaki her canlının bu yüce Yaratıcı Enerji Kaynağının kendine özgü bir parçası olduğunun farkındadır - daha büyük boyut olan Evrensel gerçeklikten de kopuk değildir. Bu yüzden Tanrı'yı Bir'lik olarak adlandırıyorlar. Hepimiz evrenin çok boyutlu seviyelerine yayılan aynı Tanrı / Kaynak Bilincinin bir parçasıyız.

Bir sonraki adım, ki şu anda gerçekleşiyor, her birimizin içindeki Tanrı (Kaynak) Enerjisini kendi kendimize tanımanın eşiğinde olmamız. Bu anlayış, insanın sevgiyi korkuya tercih ederek, hayvan-insan'dan kozmik insana evrimleşmesini sağlar.


Judy Carroll
Ç: N. Gülşan