10 Mart 2016

GALAKSİ TARİHİ 17



Galaksi Tarihi 17

LW: Yayındayız! Eveet. Galaksi Tarihimize tekrar hoş geldiniz, 17. Bölümdeyiz. David Waterfall’a dün benim yerimi doldurup yapmış olduğu çok yoğun bölümler için teşekkür ederim, mükemmeldi. Yapılan bölümlerden birini izledim, şahane bilgiler; çok pratik bilgiler. Bugün Haziran’ın 24’dü, Halen Shasta Dağındayız...
AB: Steward Mineral Kaynağı?
LW: (gülüyor) Steward Mineral Tesisleri, öyle değil mi?
AB: Havuzlara girdin mi?
LW: Evet girdim, bir sulfat banyosu; evet, fazla suda kalmaktan dolayı vucudumun bazı yerlerinde kızarıklar oluştu! Hali hazırda iyileşmiş durumdayım. Ve bildiğiniz üzere benim adım Lance White ve şimdiye kadar bilmiş olmanız gerekir, karşımda duran da Andrew Bartzis (el sıkışıyorlar), shovumuza hoş geldiniz!
AB: Beni ağırladığınız için teşekkür ederim; seçkin bir reportaj, David’de de teşekkür ederim.
LW: Evet... bugün, belkide herkesin merak ettiği ve çok sayıda insanın bildiği konu olan Piramitler hakkında konuşmaya karar verdik. (bilinmeyen zamanlara ait çok sayıda Piramitler var Dünyanın her yerinde, benim konuşmak istediğim Giza’da olan Mısır Piramitleri). Andrew’un verdiği bilgilerde Dünyanın ilk Piramitlerinin oluşumu çok daha geriye gitmekte, bu farklı bir konu, tamami ile ÇokBoyutlu ve şaşırtıcı bir konu.
AB: Oh, iyi bir konu.
LW: Evet.. temelden başlıyalım, bu konuda hiç bir şey bilmediğimi farzedelim. İlk olarak Mısır’daki Piramitler kaç yaşındadır, ne zaman yapıldılar, ve....
AB: (Orijinal Piramitler) Yeryüzü ilk 7. Boyut Galaksi tohum gezegeni olduğunda Yeryüzü’nün temelleri olarak inşa edilmiştirler. İlk Piramit serisi başka Dünyalardan getirilmiştir, Dünya ana kendi formunu oluşturup enerji bünyesi haline geldikten hemen sonra Yeryüzüne indirilmişlerdir. Piramitler Dünya ana’nın yeni ağına, enerji ağı yüzeyine indiler. Dünya enerjisi ile birleştiler ve yüzlerce ama yüzlerce başka Dünyaların bilinçleri her bir Piramit'in üzerinde oluşan çok yüzlü, dört yüzlü ve oniki yüzlü olan enerji alanlarına odaklandılar. Gezegenler bilinçlerini Dünya ile birleştirip Boyutlarını yükselterek, Dünya enerjisinin 7. Boyut tohum gezegeni olması için gerekli olan bilincin doğum sürecine katkıda bulunarak süreci tamamladılar. Böylelikle yaratılan Piramitlerin ilk safhası tamamlanmış oldu. İkinci, üçüncü ve dördüncü bilinçler, diyelim; orada olan diğer gezegenlerlerdeki Varlıklar göçmen yaşam  güçlerini hemen yeryüzüne indirerek “Burası benim yerim ve satılık ilanını asarak eğer gelmek istersen çok boş yerim var” diyebildiler. Tamam mı? Gezegeni oturuma açtılar, dolayısı ile trilyonlarca Varlık Yeryüzüne doğdu, bunlar Yeryüzünün ilk yerli, bilinçli keşif gurubunu oluşturdular. Fakat bunlar Dünyalı değillerdi. Dünya ana henüz ilk doğumunu yapmamıştı. Gezegene gelen ilk bilinçler tekrar yaratmanın ve yenilemenin enerjisini deneyimlediler ve sonra Rahim Şakralarının ilk açılışlarını deneyimlediler, ki bunlar Ekvatorun üstünde ve altında olan bir gurup Şakralar. Ekvator cıvarında ve Kuzey Kutubunda tepe noktalar var, bunlar Güney Kutubuna ve Volkanlara yakın olan adalara da yayılmışlardır. Bütün bu Rahim Şakraları açılıp Yeryüzünün ilk Tür’leri olarak çiçek açtı. Yeni Piramit ağları bu Rahim Şakraları üzerine taşınıp çevrelerine inşa edildiler. Oralarda yaşayanlar için, Piramitler Daire, yarım daire, kare veya bir tür Gizemli Geometri şeklinde yapılandırılıp Rahim Şakralarındaki enerjiyi bilinç keşfi enerjisine dönüştürdüler. Suriye’de ve İsrail’de niye hep savaş var,  çünkü bilinç yükselten aletler tekrar aktif hale gelmekte, karanlık güçler bunu bastırıp durdurmaktalar. Rahim Şakralarının uyanmasını durdurmak zorundalar. Piremitlerin amacı; Piremitlerin çevresinde yaşayanların yaralanması için, sürtünme ve vibrasyonun enerjisini Yerkabuğuna alarak oradan vibrasyon yolu ile bedava, hali hazırda var olan “bilinç yükselten” enerjiye dönüştürmek.   
LW: Tamam... 3 tip bilinç dediğinizde, veya?
AB: Herhangi tip bilinç, bedava enerji gibi ama bu bedava bilinç enerjisi.
LW: Oh, bedava bilinç enerjisi!
AB: Doğru, seni devamlı yükselen enerji sistemine yapılandırıyor, dolayısı ile anlayışın gelişiyor; herzaman bilgi ve arayış içindesin, aslında her zaman değil, bilgilisin ve limitsiz enerjisi olan bir arayış durumundasın. “zamansızlığın” içinde olmak, çok fonksiyonlu olmak, ÇokBoyutlu olmak dolayısı ile yaptığın her hangi bir bilinç keşif sanatı için gerekli olan bütün enerjiye sahipsin.
LW: Tamam; teknik olarak baktığımızda Piramitler Yeryüzünün yaradılışı ile birlikte yapılmış, en azından Dünya kadar yaşlılar, yaşları 7 milyarın üstünde.
AB: Doğru.
LW: Tamam... neye benziyorlardı?
AB: İlk olarak metalden yapılmışlardı. Metal yapılardı.
LW: Metal miydiler? Gemi miydiler?
AB: Hayır, aslında, bir anlamda gemi idiler, evet. Fakat aynı zamanda çevrelerine flaş halinde enerji yayıyorlardı, dolayısı ile bu yolla etrafındaki herşey Evren’nin herhangi bir köşesine Boyutsal taşınabiliyordu.
LW: Wow...
AB: Aynı zamanda insan-taşıma değişim sistemleri vardı, ticaret sistemleri; gezegenin bilinci bu gezegenden o Galaksiye yapılan nakliyenin data hesapları için gerekli olan enerjiyi sağladığından her şey bu yolla işlevini yerine getirmekteydi.
LW: Öyle ise, Dünya üzerinde olan Rahim Şakraları ekilebilmek için yeni yaşam kalıpları yapıyor. Piramitler yolu ile mi bu olmakta? Veya sadece...
AB: O yolla olabilir....Rahim Şakraları çevresinde yaşayanlar, bunlar DNA artistleri oldular: usta yetiştiriciler, ekip biçerler de, gerçekten taze bitkiler hazırlarlar, yeni gerçekliğe dikilmek, yayıp çoğaltmak için yeni ağaçlar hazırlarlar, yani fidanlıkları var. Dolayısı ile Yeryüzü bir anlamda Galaksi Fidanlığıdır. Fidanlar ekilecek duruma geldiğinde, boş olan gezegene götürülmaye hazır hale gelirler, bulundukları yerden alınarak toprak ile örtülmüş yeni gezegenin yüzeyine anında nakledilir, sonra gezegenin enerjisi ve çevredeki olan bütün yöresel gerçeklikler ile uyum sağlanır. 
LW: Hm...
AB: Gezegeni yöresel gerçeklikler ile uyumlu hale getirirler, gezegenin bilinci tümü algılayarak tehelleri ordadan kaldırır, ve tam bir gezegen olur. DNA kayıtları yeryüzünden gönderilmiş, ne olacaklarını seçebilecekleri uzun bir listesi olan yeni bir gezegen.   
LW: Wow.. Milyonlarca yıl sonra büyük bir kısmı yozlaşmış, bunu sık sık konuşuyoruz. Orijinal Piremitler milyonlarca yıl amacı doğrultusunda işlevlerini sürdürmüşler...
AB: Milyonlarca, milyonlarca yıl. Bugünkü taş Piremitler, orijinallerinin yeniden yaratılmasıdır; Çünkü burada başka bir 7. Boyut Galaksi Tohum Gezegeni yaratmak isteyen Türler vardı. Bunu yapmak hatta yapmaya kalkışmak bile binlerce yıldızın bilincini gerektirmekte, ve 7. Boyut Tohum Gezegeni olmaya çalışan başka yartıklar da vardı. Bir çoğu bunu gerçekleştirmenin yakınlarına bile gelemedi; yapabilmek için trilyonlarca Ruh Ailelerinin bir araya gelmesi gerekir. Anlatmak istediğim, eninde sonunda Yeryüzü'nün Evrene verilen bir hediye olduğunu bilen bir tür bilinç, Karmik düzeyde de aynı zamanda; söylemek istediğim, hali hazırda yozlaştırıldı fakat bu işi yapabilecek en iyi gezegen.
LW: Ve bizi 3. (yoğunluk) ye düşüren “yoğunluk süreci” gerçekten Yeryüzünün daha önce yaptıklarını tekrar yapabilmesini sınırlandırdı..
AB: Doğru.
LW:  ....amacını; ve sonra, Baş Yaratıcının yapmakta olduğu...
AB: Yönetimi sıkıştırmak.
LW: Evet, evet.
AB: İhbarname.
LW: Evet, evet... bütün her şey anlaşılıyor şimdi. Umm, ilk Piramit serisi yolu ile gelen bu binlerce orijinal Varlıkların tüm başka Galaksilerden mi geldi?
AB: Bütün hepsi bu Galaksiden geldi, fakat sonuçta başka bir Evrenden bu Galaksiye veya başka bir Evrenden başka bir Galaksiye oradan da buraya göç etmişlerdir. 17 Evrendeki herkese, kaynakları akıllıca kurup düzenleyebilecekleri her şeyi alıp gelmesi için davetiye verildi.  
LW: Tamam; ve sonra, gezegene gelen her bir Varlık, her bir değişik kademelerde “istifa ederek” Güneş sisteminin ve Evrende gideceği her bir gezegenin kodlarını almak zorunda mı?
AB: Gideceği yere gitmek için, doğru.
LW:  Tamam. Tahmin ediyorum ki “milyarlarca yıl önce” Dünya’ya ilk yerleşmiş olanlar fiziksel değillerdi, bir bedenleri yoktu.
AB: Hem fiziksel hemde fiziksel değillerdi, her iki durumdalardı. ÇokBoyutlu idiler.
LW: Hiç biri “Yeryüzü’ne ait” değildi, (gülüyorlar) doğru mu? O zaman Dünya insanı diye bir şey yoktu!
AB: Tamami ile doğru.
LW: Yanlızca bir gezegen, anlaşılıyor... tamam.
AB: Biyolojik kaynakları yaratıp bütün Galaksiye yaymak için kontrat imzalamış olan her tür bilinçli yaşamı destekleyen bir gezegen. Kontratlarda: çiftçi olmak, şifacı olmak, değerli ağaçları yetiştirmek var; günümüzde bu tür değerli ağaçlar az bulunmakta. Bu tür ağaçları atıyoruz. Bu ağaçlar bilinçtir.
LW: Ah, evet!
AB: Ağaç bilincini getirerek, bitki bilincini, taş bilincini, insan bilincini veya köpek, kedi ve buna benzer doğadaki bütün bilinçleri... mikro organizmaları getirerek gezegeni düzenlemekteyiz.
LW: Evet.. bakteri ve bunlara benzer herşeyi. Kaynak ile bağlarımız kesilerek neler yapıldı bizlere, baptism ve aşılar v.b. yolu ile, bilinç kontrolü, eterik uydular ve buna benzer diğerleri. Gerçek ile olan bağımızı kaybediyoruz, ağaçların duyarlı canlı varlıklar olduklarını unuttuğumuz gibi....
AB: Doğru.
LW: Herşey duyarlıdır, hepsinin yol gösteren ruhsal yaşam enerjileri var... dolayısı ile bizleri metaryalist toplum haline döndürme süreci ile enerjinin gerçek değerinden uzaklaştırmaktalar.
AB: Konuyu anlıyorsun!
LW: (her ikisi de gülüyor)... hepimiz aldatılmakta, “bir ağaç nedir ki? Kes gitsin” fakat ağaç belkide çığlık atıyor ve yaratıcı güçler ve Elementler şehirlerini kestiğiniz için kızgın, New York yıkıldı!
AB: Evet. Eylül 2011’i yaptın!
LW: Eveet, ve insanların hiç haberleri yok. Yolun kenarından yürüyerek, sigara ismaritini atarlar, bilinçsiz küçük jestler bile yapılmaz, çünkü yaşamın bütünlüğü ve yaşamın ruhsallığı ile olan bağları koparttık, gördüğüm kadarıyla ışık işçileri, ruhsallığa önem veren insanlar, bazı dindar insanlar Kaynak ile olan bağlarını güçlendirmeye çalışıyorlar, anlamı senin kendi Kaynağınla, sen ve senin içinde olanla bağı güçlendirmek. 
AB: Doğru.
LW: Bir kere bunu başardınızmı, kendi içindeki yaşamın değerini anlıyorsunuz buda ayna gibi etrefındakilere yansıtılır; Dolayısı ile, tamam... dikkatim dağıldı; konuyu değiştiriyorum!
AB: İnsan rehberi, satır 19, “Teğetler”. Bölüm 19: Teğetler ile nasıl uğraşırız.
LW: (gülüyor) evet.. Ne zaman rehber kitabımız olacak?!
AB: AB ve LW birlikte; hepsi bu!
LW: Rehber kitabını şu anda hazırlıyoruz... seninle gelip konuşan herkes... Pekiala; milyarlaca yıl metal Piramitler vardı, gezegende daha başka neler vardı, o Varlıklar neler yarattı?
AB: Kristallerden oluşan, metalden oluşan başka Gizemli Geometri sistemleri yarattılar, belirli kalıplarda büyümesi için özel ağaçları örerek kubbe şeklinde bilinç bile yaptılar...
LW: Ooh, havada asılı şehirler?
AB: O ağaçların kubbeleri içinde olan şehirler, çünkü kendi gerçekliklerini yaratıyorlardı, devasa ağaçlar üreterek “havada asılı şehir bilinci” ile iç içe birleştirdiler. Yeryüzü ile kaynaştılar, ağaçlar ile kaynaştılar ve David ile konuştuğum ruhsal ticaret yerlerine gidebilmekteydiler; Ağaçlar şöyle söyleyebilmekteydi, “hey, burada istediğimiz herşeyi veriyorlar, gel burada yaşa ve yeni bir gezegen olacaksın” ve yaşlı ağaç ruhları Dünyalarda ağaç olmak isteyen Varlıkları toplayıp ağaç yapıyorlardı. 
LW: Ve bunlar gerçek insanlar.
AB: Onlar gerçek insanlar.
LW: Enkarnasyon süreci oldukça, bir sıralama söz konusu mu; bazı insanların önerdiği gibi, bitkisel yaşamdan başlarsın.. ve sonra hayvan olursun...
AB: (başını sallayarak “hayır”) bütün herşey ruhsal kodlarınla ilgili ve senin kişisel tercihin.
LW: Oh, tamam, herhangi bir ruh ağaç olarak enkarne olabilir.....
AB: Ve bir karınca. Bir ağaç, bir köpek, bir kedi.....ve herhangi bir rol!
LW: Ve herhangi bir rol, deneyimde bulunmak, hatta dün okuduğunuz bayan bir çok kez Florida’da kedi olarak Dünyaya gelmiş.
AB: Bir kedi olarak, çok kez, evet, yaşamaktan yorulmuştu, çok yorulmuştu.
LW: İnsanı hayrete düşüren okumalar, bu arada, “akıllara zarar” bilgiler televizyon ve filimleri “çürük patatesler” durumuna düşürmekte.
AB: (ikisi de gülüyor) teşekürler!
LW: Gerçekten, kalbin bilincinde yankılanan ve onu çok güzel yapan gerçek bu. Dün David ile konuştuğunuz, çok önemli olan, içgüdüsel anlama “gerçek” (kişinin kendi gerçeği) ve ona nasıl ulaşırız. Ulaşmak zorunda değiliz, “Bir dakika bekleyin, Galaksi Encycloppedia’dan bunun anlamına bakmam gerek” ki bu kitabı hiç kimse yazmadı, eğer yazdıysa bile Vatikan’da saklıdır veya başka bir yerlerde!
AB: Hangisinin gerçek olduğunu hiç bir zaman bilemeyeceğin, değiştirilerek yapılmış bir çok sayıda kopyeler!
LW: Evet, tamı tamına! Pekiala; milyarlarca yıl sonunda, ilk yerli varmıydı. Aldatıcı ve karmaşık olan yer burası, çünkü Zaman-Akımı Savaşları var. Fakat gerçekten ilk “insan” varmıydı, parentes içinde, bütün bunların sonucunda yaratılan bir canlı Tür’ü varmıydı?
AB: Evet. Buda Piremit Ağının 2. aşamasını temsil eder.
LW: Oh, anlaşıldı...
AB: Taze bilincin Yeryüzüne gelmesi Piremit Ağının 1. aşamasını oluşturur, ilk Yeryüzü Tür’ü yoktu. Dolayısı ile milyarlarca yıl Yeryüzü, yaşamı çok sayıda Galasilere yayan merkez durumundaydı. “Savaş Galaksisi” diye adlandırılan başka bir Galaksi, bilinç keşfiyle bulunduğumuz yeri bularak keşif misyonuna çıkıp yaşayanlarını void’den (Evren sınırı) geçirerek buraya ulaştılar. Ulaştıklarında gördükleri ilk şey hiç bir savunma sistemi olmayan, DNA bilgeliğini her tarafa yayan devasa 7. Boyut gezegen. Geriye baktıklarında askerlerin hazırlandığını gördüler, oradaki Galaksi baş yaratıcısı “yürüyün” dedi. Orada olan diğer iki Yaratıcı da onay verdikten sonra hiç savunması olmayan Yeryüzü işkal edildi. İşkalden sonra tekrar gezegenlerine reenkarne olmamaları için 2. Piramit Ağı kuruldu. Bu Yeryüzünün ilk savunma ağı güçlendirmesidir.
LW: Wow...dolayısı ile 3 Baş Yaratıcı....
AB: Hepsi bu durumu onayladı...
LW: Bahsettiğiniz 3 Baş Yaratıcı ile 15 ÇokBoyutlu Varlıklar arasında bir ilişki varmı?
AB: Hayır.
LW: Tamam.
AB: 15 Varlık henüz Yeryüzü hakkında hiç bir şey bilmiyordu.
LW: (gülüyor) daha sonra haberdar oluyorlar....
AB: Drama 1.
LW: Bahsedilen Baş Yaratıcılar bizim Baş Yaratıcımız değil...
AB: İçinde olduğumuz Galaksi Baş Yaratıcısı değil.
LW: Tamam, Bu 3 Baş Yaratıcı tahribat yapmayı planlarken bizim Baş Yaratıcı neredeydi?
AB: Bahsedilen Galakside, ne olacağını görmek için savaş desteklenip beslenen bir eylemdir.
LW: Oh, Bilmiyormusun? Kastettiğim, “Merhaba!”
AB: Hayır. Bilmiyorlardı. Özgür İrade Evreni olduğunu bilmiyorlardı; bilmiyorlardı.
LW: Savaşın sonuçlarının neler olduğunu bilmiyorlar mıydı?
AB: Hayır. Bu durum daha önce olmamıştı.
LW: Eeveet.
AB: Ne kadar önce, ne kadar eski olduğunu gösteriyor.
LW: WOW! (inanmamış gibi gülüyor) o zaman mı teknolojiler geliştirildi, klonlama, robotlar ve...?
AB: Hayır... Duyarlılık veya bilinçlilik fiziksel bedenleri kullanır, ancak başka Evrenlerden yanlarında getirdikleri temsilciler var. (ne demek istediği çok açık değil-Naci)
LW: Nasıl seyahat ettiler?
AB: Bilinç olarak.
LW: Tamam, Bu olanlar teknoloji konseptlerinden önce olanlar.
AB: Teknoloji konseplerinden önce olanlar bile bu sisteme bir tanıtım.
LW: Çünkü ihtiyaçları yoktu.
AB: Hayır.
LW: Sanki orijinali gibi, tam olarak telepatiktik ve çok şeyler yaratabilmekteydik... doğrumu.
AB: Yeryüzünün işkalinden önceki Yeryüzünde yaşayan  trilyonlarca Varlık, şu anda yaşadıklarımız her şey o orijinal Varlıkların geri gelme denemelerinin yansımasıdır. Yeryüzünü şekillendiren o triyonların enerjisi yaptıkları ilk orijinal Piramitlerin bilinçlerinde bulunmakta.
LW: Evet.
AB: Gezegenleri işkal edimiş olan o Varlıklar toplu halde Yeryüzüne tekrar enkarne olmaya başladılar, bunu yılmadan tekrar tekrar yaparak Dünyayı tekrar geri kazandılar, her kazandıklarında tekrar kaybettiler, kazandılar, kaybettiler, kazandılar, kaybettiler. İşte bizim yıllardan beri geçirdiğimiz aşamalar bunlar; her seviyede gezegenin savunmasını astral düzeyde güçlendirdiler, dolayısı ile hiç kimse içeri giremez oldu, böylelikle Arkon'ların oluşturduğu ağ Ruhsal Mahkemeleri ele geçirme imkanı elde etti.
LW: Arkon'ları kim getirdi?
AB: İçerden kuşatmak için gizlice buraya enkarne olan 2. Kuşak Karanlık Varlıklar.
LW: Ve bunlar 15 ÇokBoyutlu Varlıklar oluyor.
AB: Evet, o 15 dramanın başladığını gördükleri an, Baş Yartıcılara bakarak “Biliyormusun, ben Baş Yaratıcı olmak istiyorum, orada oturup keyif sürerek sigaramı içeceğim” diyorlar. Ve aniden bütün büyük drama başlıyor, hızlı arabalar sürülüyor... Diğer 15 Varlıklar gelerek, birileri “Hey, çok heyacanlı olacağa benziyor” dediğini duyup, biraları kapıp bira partisine katıldılar.  
LW: Öyleyse, gerçekten üstü açık arabanın anahtarlarını çalıp partiye katılan çocuklar gibi...
AB: Ben onlar “Koka kola alemi yapan çocuklar” diyorum.
LW: Anladım.
AB: Başlangıçta.
LW: Fakat oldukça güçlü çocuklar bunlar. Ve sonunda, enkarnasyon sürecini kilitlediler, hiç kimse gelemiyor ve mezun olamıyor. Yeni varlıkların girmelerine izin veriyorlar mı?
AB: Eğer Oterite ve Kontrol Sistemi altında yaşamayı kabul edecek kadar düşük vibrasyonlu iseler. Onların girmelerine izin veriliyor.
LW: Bundan dolayı her şeyin günden güne bozulduğunu görüyoruz, şüpesiz pozitif olan ezoterik sembollerin imitasyonları ve ters kullanımları, çünkü doğru gerçekliği yaratamazlar. Sadece kopyalarlar, sahtesini yaparlar, sağa, sola, geriye döndürüp aklını karıştırırlar. Dahası kontratındaki küçük karakterli yazılar ile, kontratı bilinçsiz olarak imzaladığını bilmene izin vermezler. Bizler bu gibi şeyleri yapmalarına izin veriyoruz.
AB: Tamamiyle doğru, Ve hafızanı da siliyorlar...
LW: Ve çok uzun süreden beri kendimizden geçmiş, şuursuzuz, dolayısı ile köle olarak kullanıldık. Özgür İrademiz, şunu söyleyebilirmiyim; gaspedildi. Bundan dolayı Özgür İrademizin olduğunun farkında bile değiliz. Özgür İrademizin olduğu, olmadığı, hem olup hemde olmadığı hakkında konuşurken anlamamız gereken şey onu tekrar geri almak zorundayız. Neye sahip olduğumuzu, şu anda neyimiz olduğunu iyi anlamalı ki zaten doğal olarak bizim olanı geri isteyebilelim.   
AB: Um Hm.
LW: Taman. Piremit Ağının savunma açısından 1. Güçlendirme olduğunu anlattınız. 
AB: 2. Piremit Ağı ise tekrar güçlendirme sürecidir. Bu da taştan yapılan Piramitlerin ilkidir. İşkal eden güçler tarafından kopyalandı, böylelikle karanlık güçler buraya kolaylıkla gelebildiler, kolayca.
LW: 15 ÇokBoyutlu Varlıklar öncesi?
AB: 15 Varlıktan önce.. onların yaptığı, Partiiii! Parti bittikten sonra, şu teknolojiye bir bak; bizim ona ihtiyacımız var, bu teknolojiyi kendi Galaksimize göndermek istiyoruz, dediler. Burada olan Işık güçler çok dağınıktılar, nasıl savaşacaklarını bilmiyorlardı, çabuk öğrenme zorunluluğu vardı. Diğer Varlıkları yardıma çağırdılar, biz onlara “paralı asker” diyoruz. Tam olarak bilinç genişlemesinin paralı askerlerdir, neler olduğunu anlamak için Savaş Galaksisine gidip bilgi topladıktan sonra geri gelip Işık Varlıkları eğitmeye başladılar. Bunlar Meleklerdir; Bunlar Evrenimizin yarattığı 2., 3., ve 4. nesil Meleklerdir ve kendilerine yardımcı Türler atadılar, bunlarda Pleiadians, Arcturian v.b. dir. Yardımcıların amacı keşife çıkıp bilinç mücadelesini üslenecek Varlıklar bulmaktı. Galaksiler arasında olan bu drama onları milyonlarca yıl sürecek olan Karma içine taşıdı. Çoğu “Evet!” deyip katıldı, çünkü burası özgür İradenin hakim olduğu bir Evren, “Bilmek istiyorum”, Sel başladı.   
LW:  Tamam, milyonlarca yıl bu mücadeleyi bırakamayacaklarını bilmeyerek, neyin geleceğini anlamadan ve bulunduğu noktada geleceğe bakma kapasiteleri belkide yoktu.
AB: Doğru... Çünkü Yeryüzünde “zaman konsepti” yoktu o an; dolayısı ile, Galaksinin merkezi etrafında dönen gerçek bilinç’ti. Fakat Yeryüzü başka Galaktik Merkeze, oradan başka bir Galaktik Merkeze, oradan da bir başka Galaktik Merkeze ışınlandı, gerçekten Yeryüzü 7 Galaksi tarafında 7 Boyutlu yapıldı. Öyle bir duruma geldi ki tam anlamı ile fonksiyonları 7 Galaksi Baş Yaratıcısı tarafından düzenlenir oldu, Galaksilerin bu Galaktik Yükseliş Makinesi üzerinde ne kadar ruhsal ticaret yapmak istediklerini varın siz saptayın.
LW: Şimdi, bütün bu 7 Galaksi Baş Yaratıcısı..... her hangi biri Işık-Karanlık sanoryasında bir taraf tuttu mu?
AB: Galaksi Baş Yartıcılarının hepsi tarafsızdır (nötr).
LW: Onlar tarafsızdırlar, tamam.
AB: Bütün hepsi tarafsızdırlar. Galaksi Baş Yaratıcının 4 ve 5 basamak altında olan Duyarlı Varlıklar var, bunların polariteleri vardır, çünkü sonunda, tarafsızlıkta bile, bilincin büyümesini sürdürebilmek için polariteye ihtiyaç vardır.
LW: Fakat birleşip bütünleştiğinde, polarite erir.
AB: Doğru.
LW: Hangi seviyede erir?
AB: Bunu tarif etmek zor... sadece erir, öyle bir noktaya gelir ki bilinç kendi yaradılışına aldırmaz hale gelir, basit anlatımla olan bu, sistemin bir parçası, kanın damarlarındaki akışı gibi.
LW: Tamam, şimdi, ara vermeden önce bir sorum daha olacak: bu da taşlar ile yapılan 2. Güçlendirme.....
AB: Taşlar ile.
LW: Ve bizim “sırasal düşünce”mize göre, kaç yıl önce, kaç yüzbin yıl önce ilk taş Piramitler yapıldı?
AB: 6.5, 7.5 milyon yıl önce; fakat, bazı kimseler işkal sürecine gidip Piramitlerin 13.5 milyon yıl önce yapıldığına dair bir gerçeklik inşa etti; Dolayısı ile bu bir kaçıklık, ne zaman bir ilk yapsanız, birileride yeni bir ilk yapmak istiyor.
LW: Yeni bir ilk! Fakat Piramitlerin 10.000 yaşında olduğu yönünde bir inanış yar....
AB: Milyonlar.
LW: Piramitler milyonlar ile ölçülebilecek yaştalar. Hata yapmıyorsam, çok değerli misafirlerimden biri Carmen Boulter, Mısır ve Giza Piramitleri üzerinde oldukça çok çalışmalarda bulundu ve bu hanım sayesinde Piramitlerin tam olarak organik, Yeryüzü maddeler kullanarak yapılmadığını öğrendim. Bazı araştırmacılara göre de Yeryüzünde olmayan maddeler kullanılarak yapıldı – bir kısmı.
AB: Doğru.
LW: Yapılıp buraya taşındı mı?
AB: Orijinal Piramit, Giza orijinal değil, Giza Atlantalılar tarafından 7. Güçlendirmede, savunma fonksiyonunu yenilemek için yapıldı. Ne zaman yeni bir savunma hattı eklenmek istendiğinde farklı iç dizaynlar ile daha fazla yeni Piramit yapıldı.
LW: Öyleyse, Giza daki Piramitler o kadar eski değiller, orijinaller ise 6 veya 8...
AB: Onlar gezegenimizin kardinal noktalarında olurdu. Gezegenimiz daha önce olduğu boyutta ve şekilde değil.
LW: Genişliyor muydu?
AB: Satürn kadar büyüktü.
LW: Ah! Öyleyse büzülüyor. “Genişleyen Yeryüzü Teorisi” aksine, kabuk...
AB: Her şey büzülüyor, bundan dolayı kontrol odalarını kapatıyorlar; çünkü Yeryüzünün 7. Boyut gezegeni olmasını istemiyorlar. En düşük seviyeye indirgemek istiyorlar, böylelikle kitleler halinde düşük yoğunluktaki Tür’leri rahat enkarne edebilirler, “bu hayali gerçekleştirdiklerinde?”, bilimde, akılda, teknolojide aniden gelişerek ileri düzeye gelmiş suvari bölükleri oluşturarak Evrenini her tarafına saldırıda bulunabilirler. Bu arada işkal ettikleri yerlere de kitleler halinde enkarne olarak “makinayı” sadece savaşçıların mezun olabileceği düzeyde çalıştırırlar.
LW: Wow... çok dehşetli bir plan.
AB: Doğru.
LW: Şu an konuşmayı sonlandırmanın uygun olacağını düşünüyorum, Galaksimize gelecekte ne olacağını bulmak için 18. bölüme geri gelmenizi bekleriz. Biraz ara vereceğiz.
AB: İyi olur!.
Çeviren: Naci Gülşan.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder